radyo tiyatrosu – İktisat Online (Ekonomi Online)
Bir hikâyeyi gözlerimle değil, kulaklarımla izlemeyi seviyorum. Radyo tiyatrosu tam da bunu sunuyor. Görüntü yok, ekran yok, dikkat dağıtan hiçbir şey yok. Sadece sesler, karakterlerin tonları ve aralara serpiştirilen efektler… Geri kalanı hayal gücüme bırakılmış.

Çocukken televizyonda izlediğim dizilerden çok daha fazla etkilemiştir beni radyo tiyatroları. Çünkü orada sahne yoktu; sahneyi ben kuruyordum. Birinin adımlarını duyunca koridoru ben çiziyordum kafamda. Rüzgâr sesi gelince camı ben açıyordum. Oyun, sesin ötesine taşınıp bende tamamlanıyordu.

Gece olunca birçoğumuzun kafası susmaz. Düşünceler birbirine girer, uyumak zorlaşır. İşte o anlarda bir radyo tiyatrosu açmak, zihne yumuşak bir geçiş sağlar. Hikâye akmaya başladıkça kendi iç gürültüm geri çekilir. Karakterler konuşurken ben yavaş yavaş uykuya kayarım. Çoğu zaman oyun bitmeden rüyanın içinde bulurum kendimi.

Özellikle son zamanlarda yeniden dinlemeye başladım. Stresi azalttığını söylemeliyim. Kesinlikle tavsiye ederim.

(bkz:radyo tiyatrosu dinleyerek uykuya dalmak)